Makale

Mirac’ın Mesajlarını Alabiliyor Muyuz?

MİRAC’IN MESAJLARINI ALABİLİYOR MUYUZ?

 

Sevgili Dostlar!

Allah’ın adıyla, yardımıyla ve himayesine sığınarak başlıyorum yazıma.

O’na hamd ve sena ederim. Ancak O’na ibadet eder ancak O’ndan yardım dilerim. Bizi hak yolda sırât-ı müştekim de daim kılmasını niyaz ederim.

O’nun Mirac-ı güzin ile şereflendirdiği, alemlere rahmet Hz. Muhammet (as)’a salat ediyorum.

Siz değerli takipçilerime de selam ediyorum.

Bugün mübarek üç aylardan Recep ayının 27. gecesi. Miraç Kandili. Bütün kandillerde olduğu gibi Miraç Kandili heyecanla beklenir. İslam aleminde özellikle ülkemizde bir bayram havasında karşılanır ve uğurlanır. Ziyaretleşmeler, tebrikleşmeler, telefonlaşmalar, mesajlaşmalar, dağıtılan kandil simitleri, mahyalar, minarelerden parlayan ışıklar ve okunan salalar farklı ve önemli bir günün ve gecenin geldiğini hatırlatır unutanlara. Ve herkes kadın erkek, genç yaşlı, çoluk çocuk demeden abdestlerini alır, camilere akın ederler. Camilerde Müftülükler tarafından programlar düzenlenir. Vaaz ve sohbetler yapılır, Kur’an-ı Kerim, mevlid-i şerif ve ilahi ziyafetleri verilir. Toplu dualar yapılır. Cami çıkışlarında şerbetler, lokumlar ikram edilir. Bu manada kandillerin toplumun kaynaşmasında birlik ve beraberliğin sağlanmasında çok büyük yeri ve önemi vardır.

Peki nedir Miraç?

Sevgili Peygamberimizin Kur’an’dan sonra gerçekleştirdiği en büyük mucizesidir Miraç.

İki safhadan oluşur; Birinci safha İsra, ikinci safhası Miraç’tır.

İSRA NE DEMEKTİR?

İsra: gece yürüyüşü demektir. Terim olarak sevgili peygamberimizin mucizevi olarak Allah’u Teala tarafından bir gece Mekke’deki Mesci-di Haramdan Kudus’teki Mescid-i Aksa’ya götürülmesi demektir.

Kur’an’la sabit olduğu için inanmak gerekir. İnanmayan Allah korusun dinden çıkar. C. Allah Kur’an’da şöyle bildiriyor:

سُبْحَانَ الَّذ۪ٓي اَسْرٰى بِعَبْدِه۪ لَيْلًا مِنَ الْمَسْجِدِ الْحَرَامِ اِلَى الْمَسْجِدِ الْاَقْصَا الَّذ۪ي بَارَكْنَا حَوْلَهُ لِنُرِيَهُ مِنْ اٰيَاتِنَاۜ اِنَّهُ هُوَ السَّم۪يعُ الْبَص۪يرُ

Kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan (Mekke’den), kendisine bir kısım ayetlerimizi göstermek için, çevresini mübarek kıldığımız Mescidi Aksa’ya (Kudüs’e) götüren Allah’ın şanı yücedir. Doğrusu O, işitir ve görür (İsra,1)

Miraç: Merdiven demektir. Peygamberimizin (as) Mescidi Aksa’dan göklere çıkışını ve Allah’u Teala (cc) katına yükselişini ifade eder. (TDV, islam. Ansiklopedisi)

Asıl mesele;

Nasıl olmuş, ne zaman olmuş, ruhla mı olmuş bedenle mi olmuş, hem ruh hem bedenle mi olmuş, Allah’la nasıl buluşmuş, nasıl görüşmüş, O’nu görmüş mü, görmüşse baş gözüyle mi kalp gözüyle mi görmüş? gibi felsefi ve kelâmi konuları ve tartışmaları bir kenara bırakıp Kur’an’ın ve Hz. Muhammed (as)ın haber verdiğine gönülden inanan bir mümin olarak bu hadiseden hangi dersleri, ibretleri çıkarıp hayatımıza yön verebiliriz, bunun üzerinde durmalıyız diye düşünüyorum. Mesela;

 

Birinci Mesaj

İsra ve Miraç Bir İman Meselesidir

İsra ve Miraç bir iman meselesidir. C. Allah bununla biz kullarını imtihan ediyor. Böyle aklın almakta zorlandığı veya anlayamadığı bir hadiseyi kabul edecek mi yoksa inkâr mı edecek diye. Zira İSRA VE MİRAÇ insanların müşahedesiyle değil C. Allah’ın, Kur’an’ın ve Hz. Peygamberin haber vermesiyle bilinmektedir. Bu nedenle Miraç inananların imanını kuvvetlendirmiş inanmayanların ise küfrünü katmerleştirmiştir.

Hz. Ebu Bekri Sıddık Yapan İman

Hz. Muhammed’in (as ) peygamberliğini ilk tasdik edenlerden ve onun en büyük destekçilerinden olan Hz. Ebu Bekir’e, Müşriklerin ileri gelenleri kendilerinden emin olarak ve birazda dalga geçerek;

-Seninkini gördün mü neler söylüyor. Geceleyin Mescid-i Aksa’ya, oradan da gökyüzüne, Sidreyi Münteha’ya kadar uruç etmiş, yükselmiş, Allah ile görüşmüş ve geri dönmüş gelmiş.

Hz. Ebubekir, hiç düşünmeden ‘ne zaman olmuş, nerede olmuş, bir de ben görüşeyim’ falan demeden,

-Bunu kim söyledi, Muhammed mi söyledi?

Evet cevabını alınca,

-Öyleyse doğrudur. Çünkü o asla yalan söylemez, diye cevap veriyor ve sadakatini tereddütsüz ortaya koyuyor ve “sıddık” unvanını hak ediyordu.

Bizler de bu konuda ‘Allah dilerse bunu da bundan daha ötesini de gerçekleştirmeye kadirdir’ diyerek imanımızı, Allah’ın kudretine olan güvenimizi tazeliyor ve kuvvetlendirebiliyorsak, işte o zaman asıl Mirac’a ulaşmış, Allah’a yaklaşmış ve yükselmiş oluruz.

İkinci Mesaj

Miraç Huzuru ilahiye Varış ve Huzura Eriştir

Nasıl ki sevgili peygamberimiz en büyük destekçisi hamisi olan amcası Ebu Talib’i kaybedip üzülünce, nasıl ki en büyük yardımcısı, sırdaşı, yoldaşı çocuklarının anası, biricik eşi Hz. Hatice’yi kaybedip mahzun olunca, nasıl ki Taif’te olmadık kötü bir muamele ve hakaretle karşılaşıp acı duyunca Allah’ın huzuruna yükselmiş ve teselli bulmuşsa,

«Yahut altından bir evin olsun, ya da göğe çıkmalısın. Ona çıktığına da asla inanmayız. Ta ki bize, okuyacağımız bir kitap indiresin.» De ki: «Rabbimi tenzih ederim. Nihayet bende, peygamber olan bir insandan başka bir şey değilim.» ( İsra, 93)  ayetinde de bildirildiği gibi,

Müşrikler; ‘Ne yapsan sana inanmayacağız’ diye ayak diretince üzülmüş, sıkılmış, çaresiz kalmış da Miraç ile Allah’ın huzuruna yükselerek kabul edilerek acılarını unutmuş, sıkıntılarını atmış ise, yüksek bir moral ve motivasyon kazanmış ise.. Biz de bu mesajı iyi almalı ve gereğini yapmalıyız.

Biz kullara şöyle bir mesaj vermiş oluyor Miraç. Dünya cennet değildir birçok sıkıntılar, acılarla karşılaşabilirsiniz. İşte o zaman yapacağınız ümitsizlik değil Allah’ın huzuruna, Mirac’a çıkıp kurtulmaktır.

Peki biz nasıl çıkacağız?

Sen ki Miraç eyleyüp ettin niyaz,

Ümmetin Miracını kıldım namaz.

Diyen Süleyman Çelebi hazretlerinin ifade ettiği gibi sevgili peygamberimiz (as); Mirac’ın en önemli hediyesi olarak bizlere beş vakit namazı getirmiştir ve,

 ‘Namaz mü’minin miracı’dır.’ buyurarak Allah’u Teala (cc ) ile buluşmanın, konuşmanın,  huzura ermenin, moral ve motivasyon kazanmanın yolunu öğretmiştir.

İşte bütün mesele… Biz bu mesajı alabiliyor ve uygulayabiliyor muyuz?  Bu günlerin, gecelerin, kutlamaların, tebrikleşmelerin en önemli işlevi budur, bu olmalıdır. Bu olmuyorsa takdir edersiniz ki günlük, anlık, gecelik anmalar, anlatmalar kurtuluşumuz ve saadetimiz için yeterli olmayacaktır.

Üçüncü Mesaj

Peygamberimizin beş vakit namaz yanında getirdiği ikinci hediyesi gücümüzün yetmediğinden mesul tutulmayacağımızı da ihtiva eden bakara suresi son ayetleridir. Bu ayetleri efendimiz (as) ezberlememizi, eşimize ve çocuklarımıza ezberletmemizi tavsiye buyurmuş (Ahmet b. Hanbel,4,147) ve bir rivayete göre ‘her gün yatmadan okursanız bu size yeter’ (Buhari fezailil Kuran 10,27) buyurmuştur. İşte bu tavsiyeye uyar ezberler, ezberletir ve okursak ve de anlarsak, manasınca amel edersek, emirlere uymada ve masiyetten sakınmada elimizden geleni yapar, kulluk borcunu tam olarak yerine getirirsek işte o zaman gerçek miraca ermiş oluruz.

Dördüncü Mesaj

Miracın en önemli özellikle bizim gibi günahkâr kullar için en önemli bir mesajı da Ümmet-i Muhammed’in şirk koşmayanlarının affedileceği müjdesidir. Yani iman üzere emaneti teslim edersek Allah rahmetiyle, mağfiretiyle bizi affedecek, cennetine kabul edecektir. İşte gerçek Miraç budur.

Şirk en büyük haksızlık ve zulümdür.

يَا بُنَيَّ لَا تُشْرِكْ بِاللَّهِ إِنَّ الشِّرْكَ لَظُلْمٌ عَظِيمٌ

Yavrucuğum Allah’a ortak koşma. Çünkü Şirk çok büyük bir zulümdür. (Lokman 13)

Şirk Allaha ortak koşmak, zatında, sıfatlarında, esma ve efalinde başkalarını ona ortak koşmaktır. Uluhiyyetinde, rububiyyetinde ve ubudiyyetinde ona şirk koşmaz, gizli şirk olan riyadan bile sakınırsak işte o zaman gerçek miraca ermiş oluruz.

Sevgili Dostlar!

Sonuç olarak,

İslam alemi ve özellikle ülkemizde çok önemli yeri olan, heyecanla beklediğimiz kandillerimizden biri olan Miraç Kandili’ne bir kez daha kavuşmuş oluyoruz.

MİRAÇ gecesi; Sevgili peygamberimizin (as ) Mekke’deki Mescid-i Haram’dan Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya, oradan da gök yüzüne uruç eylediği, yükseldiği, Allah tarafından kabul edildiği, O’nunla selamlaştığı, cenneti cehennemi temaşa ettiği ve üç önemli müjde ile ümmetine döndüğü müstesna bir gecedir.

Şirke bulaşmayanların affolacağı ve güç yetiremediğimiz hata kusur ve günahlarımızdan sorumlu tutulmayacağımız gibi müjdeler yanında bu gecenin en önemli müjdesi ve hediyesi;

Gözümüzün nuru, gönlümüzün süruru, başımızın tacı ve dertlerimizin ilacı, hülasa müminlerin miracı NAMAZDIR.

Sevgili Dostlar!

Namazı Rabbimizle buluşma, konuşma, onunla beraber olma bilinç ve şuuruyla kılalım ki gerçek Mirac’a ermiş olalım.

En büyük haksızlık ve zulüm olan şirkten ve şirke götüren yollardan uzak duralım ki gerçek tevhide girmiş olalım.

İbadette, itaatte, adalette, sadakatte, sahavette, şefkatte, merhamette ve ictinab-ı masiyette elimizden geleni yapalım ki Mirac’ın hakkını vermiş olalım.

Sonunda da bu müjdelere erelim, Sırat’ından geçelim, Kevser’inden içelim, Cennet’ine girelim, güllerini derelim ve Cemalini görelim inşallah.

Bu duygu düşünce ve dualarla Alem-i İslam’ın, aziz milletimizin ve siz değerli kardeşlerimizin Miraç Kandili’ni tebrik eder, Allah’a yakınlaşma ve yükselişimize, birlik ve beraberliğimizin pekişmesine, her türlü hayırların fethine ve her türlü şerlerin def’ine vesile olmasını yüce Mevla’dan niyaz ederim.

 

Yakup Öztürk

DİB Başkanlık Müftüsü

10.03.2021

 

 

Bunlar da hoşunuza gidebilir...